ZAFER BAYRAM ESOGÜ
 
  Ana Sayfa
  İletişim
  Ziyaretşi defteri
  DÜNYADAKİ EKONOMİK SEYİR
  TÜRKİYEDE EKONOMİK SÜREÇ
  EKONOMİDE AB ZAMANI
  => FAİZ AÇISINDAN AB FIRSATI
  => AVRUPA EKONOMİK TOPLULUĞU
  => AVRUPA PARA BİRLİĞİ
  DÖVİZİN YOLCULUĞU
  EKONOMİNİN TANIMI
  SPOR HABERLERİ
  İMALAT MÜHENDİSLİĞİ
  istatistik ödevi
FAİZ AÇISINDAN AB FIRSATI

Faizde Avrupa Birliği fırsatları sürüyor...

AB yolunda da IMF görüşmelerinde de işler yolunda görünüyor. Aksi yönde sinyaller gelmedikçe Önümüzdeki 1.5 ayda bono, mevduat, yatırım fonu gibi faize dayalı enstrümanlara yatırım yapılabilir. Borsadaki yükselişi kaçıranlar da uzun vadeli olarak endekse yatırım yapabilir. Dolar kurunun yıl sonunu 1.500.000'lerin altında kapatmasını beklesek de yatırım sepetinin sigortası olarak portföylerde yüzde 10'u aşmayacak şekilde döviz bulundurmakta da tutucu yatırımcılar açısından fayda var


SONGÜL HATISARU

Geçen 10 aylık süreçte bono faizleri yaklaşık 3 puan, gecelik faizler ise tam altı puan geriledi. Bu süreçte Türkiye'nin iç borcu azalmadı, tersine arttı. Yılbaşında 194 katrilyon TL olan iç borç stoku eylül sonu itibariyle 218 katrilyon TL seviyesine yükseldi. Ancak bütçe disiplini, iyi yönetim, sıkı para politikası ve büyük AB beklentisinin açtığı perspektifte faiz hızla geriledi. Reel faiz ise enflasyondaki gerilemenin faizdeki gerilemenin de üstünde olması nedeniyle arzu edildiği düzeyde gevşemedi. Mevcut durumda reel faiz hâlâ yüzde 13 seviyesinde.
Bonoya bugün yapılacak yatırımlarda hâlâ yüzde 13'lük reel faiz imkânı görülüyor. Öte yandan, yatırımcıları kısa süreli de olsa umutsuzluğa iten ekim ayı enflasyon rakamlarının detaylarına baktığımızda ise Türkiye'deki dezenflasyon sürecinin bu yüksek aylık enflasyona karşın devam etme potansiyelinin olduğu gözüküyor. Mevsimsel etkiler, Ramazan'ın fiyatlar üzerindeki olumsuz etkisi ve bir defaya mahsus kamu zamlarının olumsuz etkisi enflasyonun ekim ayında beklentilerin çok üzerinde gerçekleşmesine neden oldu.

İndirimden yararlanılabilir
Bono piyasasında aralık ayında gerçekleşebilecek olası bir faiz indirimi beklentisini koruyoruz. Gösterge faiz mevcut durumda yüzde 23 seviyesinde. Yani bugün yapılacak bir bono yatırımı bir yıllık vadede nominal bazda yüzde 23 kazandıracak. Ancak bonoda kısa vadeli beklenti de çok önemli hale gelmiş durumda. IMF anlaşmasına nihai şekil verildiğinde piyasa Merkez'i faiz indirimine zorlayacaktır. 2 puanlık bir indirim olması durumunda bonoda fonlama maliyeti yüzde 19.70 seviyesine düşecek. Bu da faizde 2 - 2.5 puanlık bir gerileme imkânı olduğunu gösteriyor. Ancak enflasyondaki temkinli seyir, bonoların vergilendirilmesine ilişkin açıklamalar, TL likiditesindeki ciddi azalma ve cari işlemler açığında devam eden riskler nedeniyle yıl sonuna kadar olan vadede bono faizleri açısından yüzde 20.5 seviyesinin altı zor görünüyor. Her halûkarda bugün alınacak bonolar olası bir faiz indirimi geldiğinde 2 puan aşağıdan satılma ve kâr elde etme imkânı yaratacak.

Dolarda umut yok
Dolar kuru 1.460.000 seviyesine kadar geriledi. Merkez Bankası dövizde arz fazlasında süreklilik yaşanması halinde döviz alım ihalelerini başlatacağını açıkladı. Doların seyrini geçmiş dönemde Türkiye'de büyük ölçüde cari işlemler dengesi belirledi. Türkiye'de bütün büyük krizler cari açığın genişlediği dönemlerin arkasından geldi. 2004'te yüksek büyüme ortamında cari açığın patlayan ithalat ile tırmanışa geçtiği bir yıl oluyor. Kamunun yıl sonu cari açık beklentisi 10.8 milyar dolardan 14.5 milyar dolara revize edildi. Türkiye için GSMH'nin yüzde 4.5'inin üstündeki bir cari açık rakamı hep sorun olagelmiştir. Ancak 2004, cari açık beklentisini endişe kaynağı olmaktan çıkaracak gelişmelere sahne oluyor. Özellikle cari açığın yüzde 80'inin kısa vadeli sermaye hareketi ve dış borçlanmayla finanse edilmesi başlı başına bir risk. Ancak IMF ile önümüzdeki üç yıla ilişkin olarak yenilenmekte olan ekonomik program yabancı yatırımcı açısından Türkiye'ye giriş için çok önemli bir eşik niteliğinde. Bunun hemen arkasından AB'den gelecek müzakere tarihi de yabancı girişini hızlandıracak. Yabancı yatırımcı açısından güven eşiğini düşürecek bu iki beklentide bir sapma olmaması halinde yüksek cari açığa karşın Türkiye'ye yönelecek yabancı fonlar cari açığın dövizde ani bir yükselişe geçmesini engelleyecektir. Bu nedenle bizim dövizde önümüzdeki döneme ilişkin beklentimiz hızlı yükseliş değil, onun yerine dengeli bir seyir olacağı yönünde.

Döviz ucuz mu?
Dövizdeki düşük seviye göz önüne alındığında kurun alım için uygun olduğu söylenebilir. Ancak kurun daha da aşağı gitme ihtimalinin hızlı bir yükseliş ihtimalinden daha fazla olduğunu unutmamakta fayda var. Çünkü petrol ve Kuzey Irak gibi risklere karşın AB senaryosu içinde Türkiye'ye yeni para akışının sürmesi çok büyük bir ihtimal. Mevcut para girişi zaten kur üzerinde bir baskı yaratıyor. Cari açıkta büyük bir açılma ve Kuzey Irak'ta Türkiye'nin müdahalesini gerektirecek gelişmeler olmadıkça kurda yıl sonuna kadar yükseliş için neden bulunmuyor. Aynı zamanda hükümetin oldukça agresif şekilde iç talepteki patlamadan kaynaklanan cari açığı azaltmak için aldığı önlemler de (motorlu taşıtlardan alınan ÖTV'nin artırılması, petrol fiyatlarının artırılması, sırada KKDF ve diğer ÖTV'lerin de artışının olacağı sinyalinin verilmesi) ilerleyen dönemde de dolar kurunun yatay seyredebileceğini sinyalize ediyor.
Öte yandan euro - dolar paritesinin de Türkiye lehine çalıştığını ifade etmek gerekiyor. Türkiye'nin ağırlıklı olarak döviz gelirinin euro ve döviz giderinin dolar olduğu düşünüldüğünde euronun güçlenmesi dış dengelerimizin iyileştirilmesi açısından olumlu gözüküyor. ABD'deki faiz artırım sürecinin devam etmesine karşın Amerikan ekonomisinin çok ciddi şekilde ikiz açık denilen çok büyük bütçe ve dış ticaret açığıyla mücadele etmesi euroya destek oluyor. Başkanlığa yeniden seçilen Bush'un genişleyici politikalar sayesinde bütçe açığını daha da artırması ihtimali de euroya destek olacak gibi duruyor.

İki önemli risk bulunuyor
Önümüzdeki döneme ilişkin en önemli risk Kuzey Irak'taki gelişmeler olacak. Kuzey Irak'ta Kürt kökenli Iraklıların bölgedeki yönetimle ilgili ve oradaki Türkmenlere yaklaşımıyla ilgili atacağı adımlar Türkiye tarafından da yakından takip edilecek. Ayrıca yeniden iş başına gelen Bush'un da Ortadoğu'nun yeniden şekillendirilme sürecini Irak ile yeterli görüp görmeyeceği konusuna dikkat etmek gerekiyor. Bu bağlamda İran - Amerika ilişkileri de yakından takip edilmeli. İkinci önemli bir risk ise AB ile ilgili işlerin yolunda gitmemesi durumunda piyasalarda yaşanması muhtemel dalgalanmanın büyüklüğü ve ekonomiye etkisi.
İşlerin yolunda gitmemesi durumunda kurda yukarı doğru bir hareket başlarsa yükseliş sert olur. Ancak biz bu ihtimali düşük görüyoruz. Ve yatırımcıya AB'den tarih alınması durumunda faizler daha da düşeceği için şimdiden bono yatırımı öneriyoruz. Bunun arkasından mevduat ve yatırım fonlarında fırsat olduğundan riski sevmeyen yatırımcı özellikle mevduat yapabilir. Portföyün yüzde 90'ı TL yatırım araçları, yüzde 10'u ise döviz cinsinden oluşturulabilir.

Borsada fırsat her zaman vardır
Borsada 23.500'leri bulan yükselişe kısa sürede ulaşıldı. Bu nedenle AB'den tarih alınması durumunda kâr satışları mutlaka gelecektir. Ancak biz hâlâ borsadaki yükselişin 25.000 seviyesine kadar olabileceğini düşünüyoruz. Ancak beklentilerin fiyatların içine yansıtıldığını düşünen uzmanların sayısı da az değil. Beklentimiz IMF ile ilgili olarak yeni ekonomik program detaylarının ve finansman paketinin kasımda açıklanacağı ve bunun da piyasalar tarafından olumlu karşılanacağı varsayımıyla endeksteki yükselişin en azından kasım sonuna kadar devam etmesi yönünde. 17 Aralık'taki AB Liderler Zirvesi'ne kadar ve bunun öncesinde de borsadaki portföylerinin korunmasını bekliyoruz. Dolayısıyla borsadaki geri çekilmelerde yatırımcıların 2005 yılına yönelik olarak hisse senedi alabileceği inancındayız. Çünkü faizdeki gerileme ve dövizdeki yatay seyrin süreceğini göz önüne aldığımızda yabancı fon girişinin devam etmesi halinde 2005 yılı borsa için parlak bir yıl olabilir.

 
SAAT  
   
TAKVİM  
   
GÜNLÜK GAZETELER  
   
HAVA DURUMU  
   
DÖVİZ KURU  
   
Bugün 30 ziyaretçikişi burdaydı!
Google
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol